Kolik atakları genellikle aniden başlar ve bebek durmaksızın yüksek sesle ağlar. Ağlama birkaç saat devam edebilir. Bebeğin yüzü kızarır, ağız çevresi solabilir, karnı şiş ve gergindir, ağlarken bacaklar genellikle karına doğru çekilir, ayaklar soğuk, eller ise yumruk yapılmıştır. Ataklar genellikle başladığı gibi aniden sonlanır. Ancak atak bitmeden hemen önce bebekler genellikle kakalarını yaparlar veya gazlarını çıkarırlar.
Kolik ataklarının kesin nedeni bilinmemektedir. Açlık, beslenirken hava yutulması, aşırı beslenme, aşırı karbonhidrat içeren mamalarla beslenmenin kolik nedeni olabilecekleri düşünülmüş, ancak diyet değişikliğinin bebeklerdeki kolik yakınmalarını fazlaca etkilemedikleri gözlenmiştir.
Şiddetli ağlama nöbetleri her zaman kolik nedeniyle olmayabilir. Özellikle barsak tıkanıklığı, fıtık boğulması, bebeğin gözüne yabancı cisim (örnegin saç) kaçması, böbrek iltihabi benzer ağlama nöbetlerine yol açabilirler.
Kolik nöbetlerinin sıklığını azaltmak amacıyla beslenme tekniğinde yapılan yanlışların düzeltilmesi, ev içinde stresin azaltılması, bebeğin daha fazla kucağa alınıp, bebekle daha fazla konuşulması, bebeğin veya annenin diyetindeki allerji yapıcı gıdaların çıkarılması, aşırı veya yetersiz beslenmenin önlenmesi başarı sağlayabilir. Atakların beklendiği saatten önce bebeğe banyo yaptırılması da rahatlatıcı olabilir. Atak sırasında anne-babanın sakin hareket etmesi önemli, çünkü ev içinde panik yaşanmaya başlandıysa kolik atağı olasılıkla daha uzun sürecektir. Bunun dışında bebeği bacakları karnına çekili şekilde kucağa almak, sevgi sözcükleriyle bebekle konuşmak, bebeğin yanında elektrikli süpürge, saç kurutma makinesi, radyo vs gibi sesli bir alet çalıştırmak, karnına sıcak bir havlu koymak, ayaklarını ısıtmak atak süresini kısaltabilir. Kolik konusunda ailelerce bilinmesi gereken en önemli özellik kolik nöbetlerinin genellikle 3 aylıktan sonra kaybolacağıdır. Eğer aile kolik atakları nedeniyle bitkin ve moralsiz düşmüşse psikiyatrik destek gerekebilir.
