Gebelik hakkında herşey bu blogda...

14 Temmuz 2012 Cumartesi

Kardeşler arasındaki yaş farkı kaç olmalı?

Dün çocuğunuzu yeni gelecek olan kardeşe nasıl hazırlayacağınızdan bahsetmiştik. Peki iki kardeşin ideal yaş farkı kaç olmalı?

Tekrar çocuk yapmayı planlıyorsanız, zamanlama çok önemlidir. Özellikle çocuklar arasındaki yaş farkını ayarlamak açısından.

Bazı anneler, iki çocuğu art arda, 9 aydan biraz daha fazla yaş aralığıyla doğurmayı tercih ediyorlar. Böylece hem çocuklar birlikte büyüyor, hem de çocuk büyütmeye ayrılan zaman en aza indirgenmiş oluyor. Ancak Dünya Sağlık Örgütü'nin tavsiyesi, ilk doğumdan sonra en azından bir yıl çocuk yapmamak ve vücuda toparlanması için zaman tanımak.

Çocukları arasında biraz daha fazla yaş farkı olmasını isteyen çoğu annenin tercihi ise, ikinci doğumu, ilk çocuk 2 ila 4 yaşındayken gerçekleştirmek. Bu arada ilk çocuk da kreş ya da anaokuluna gitmeye başladığından, anne, yeni gelecek bebeğe daha çok zaman ayırabileceğini düşünüyor.

Yaş farkı ne olursa olsun, artıları ve eksileri var. Az zaman aralığıyla doğan çocuklar, doğal olarak birbirine benzer bir çocukluk dönemi geçiriyorlar. Çünkü aynı zamanda yetiştirilip, aynı dönemleri geçiriyorlar. Bunun olası sonucu, çocukların yetişkin olduklarında birbirlerine yakın olmaları. Muhtemelen arkadaşları da aynı olacağından, anne ve babalarına çok fazla engel teşkil etmeden birlikte büyümeleri olası.

13 Temmuz 2012 Cuma

Anne adayının kabusu: Düşük

Hamile bir kadının sık karşılaştığı risklerden biri düşüktür. Biz de bu konuda sık sorulan sorulara değinelim istedik.

Artık ikili bir birliktelikten bir aileye dönüşme zamanının geldiğini düşünüyorsunuz ve ardından da hamile kalıyorsunuz. Tam mutlulukla bebeğinizi düşünüp, hayaller kurarken, aklınıza gelmeyen oluyor ve bebeği düşürüyorsunuz. Sonra kendinizi sorgulamaya başlıyorsunuz: Bu niçin bana oldu? Tekrar olur mu? Tekrar olmasının önüne geçmenin yolu yok mu?

İşte bu konuda merak ettiğiniz bazı soruların yanıtları...

Düşük yapmak sık rastlanılan bir durum mudur?
Araştırmalar, her beş gebelikten birinin düşükle sonuçlandığını gösteriyor. Bu da hiç azımsancak bir rakam değil. Üstelik bu sadece farkında olunulan düşükler. Bunun yanında kadınların farkında olmadan yaşadığı pek çok düşük olayı da söz konusu.

Düşük olasılığı, son adet gördüğünüz zamandan sonraki altı ila onuncu haftalar daha yüksek. 12. haftaya gelindiğinde bu riskte büyük bir azalma oluyor.


Düşüğün sebepleri nelerdir?
Pek çok durumda düşün yapan kadın bunun sebebini bilmez ve bazen bu durumu genel bir nedene bağlamak da zordur. Ancak düşüğün görüldüğü bazı genel durumlar da yok değildir.

Bazı kadınlar, bu semptomlardan birine ya da hepsine sahip olabilir ve gene de sağlıklı bebekler dünyaya getirebilir. Ya da bu semptomların hiçbiri sizde yoktur ve düşük yaparsınız. Bu nedenle düşük konusu hala tam anlamıyla açıklığa kavuşmamıştır.

İkinci çocuğa hazırlık

İkinci bir çocuk yapmak istiyorsunuz ama evdeki küçüğün kardeş fikrine tepkisi sizi ürkütüyor. Nasıl üstesinden gelirsiniz?


İlk çocuğu yapmak, sarsıcı bir deneyimdi. Hayatınızı değiştirmek ve yeniden planlamak zorunda kaldınız. İkincisini yapmaya karar verdiğinizde ise, hayatınız ilk seferki kadar çok değişmeyecek ama, kendinize ayıracak en ufak bir boş vaktiniz kalmayacak.

Eğer ikinci çocuğu yapmayı düşünüyorsanız, ya da halihazırda ikinciye hamileyseniz, ilk çocuğunuzu kardeşe hazırlamak ve yaş farkını ayarlamakla ilgili olarak yardıma ihtiyacınız olacak. Burada size yardımcı olabilecek bazı bilgileri derlemeye çalıştık:

Değişiklik yapmak
Çocuğunuz, ağabey ya da abla olacağını öğrendiğinde farklı tepkilerle karşılaşabilirsiniz. Bu duruma hiç aldırmayabilir, mutlu olabilir, ya da kızabilir. Hatta farklı zamanlarda bu tepkilerin hepsini vermesi de mümkün.

Çocuğunuzun yaşı kaç olursa olsun, onu duruma ne kadar hazırlarsanız hazırlayın, bebek doğduğunda, bu durum gene de bir şok etkisi yapacaktır. Bu durumda yapılacak en iyi şey, çocuğun duygularını açık bir şekilde yansıtmasına izin vermek ve onunla bu konuyu açık olarak konuşmak ve onu kendinizden ve bebekten uzaklaştırmadan olaya dahil etmektir.

2 Temmuz 2012 Pazartesi

Gebelikte Yüksek Ateş

Gebelikte yüksek ateş durumunun tıbbi adı hipertermidir. Bu durum, vücut ısısının normal değerlerin üstüne çıkmasını ifade eder. Vücut ısısı normal değerleri 36-37 derece arasında seyreder. 37 derecenin üzeri durumlar ise yüksek ateş olarak kabul edilir. Vücutta oluşan normal olmayan bir durumun ilk belirtisidir ateşin yükselmesi. Bu belirti vücudun savunma mekanizmalarının harekete geçtiğini bize bildirir. Normal vücut ısısı hamilelerde hamile olmayanlarla aynıdır. Aradaki fark, yüksek hormon seviyeleri ve vücut direncindeki düşüklük sebebiyle ile gebelikte yüksek ateşin daha kolay ortaya çıkması, etkilerinin de çok önemli olmasıdır.

Gebelikte yüksek ateş nedenleri

gebelikte yüksek ateş

Gebelikte yüksek ateş 2 grupta incelenir:

1. Enfeksiyon sebebi ile ortaya çıkan yüksek ateş:
Gebelikte en çok görülen enfeksiyonlar, akut üst solunum yolu enfeksiyonları, gribal enfeksiyonlar ve idrar yolları enfeksiyonlarıdır.

2. Enfeksiyon dışı sebeplerle meydana gelen yüksek ateş:
Yüksek ısıya uzun süre maruz kalmak (güneş çarpması , hamam, sauna gibi), gıda zehirlenmeleri ve alerjik reaksiyonlar enfeksiyon dışı sebeplerle meydana gelen yüksek ateş grubunda sayılabilir.

23 Haziran 2012 Cumartesi

Kaç haftalık hamileyim?


kaç haftalık hamileyim
Hamilelik hesaplamaları adet tarihlerine dayandırıldığında çoğunlukla karışıklığa neden olmaktadır. Son normal adetin ilk gününden başlayarak gebelik yaşını ve doğum tarihini hesaplama amaçları sebebi ile ilk günün birinci gün değil sıfır gün olduğu akılda tutulmalı ve 0-6 günlerin bu yüzden tamamlanmış sıfır haftaya 7-13 günlerin tamamlanmış birinci haftaya karşılık geldiği ve hamileliğin 40. haftasının “tamamlanmış 39 hafta” ile eş anlamlı olduğu unutulmamalıdır. 


Son normal adet tarihi belirsiz olan durumlarda hamilelik yaşı klinik tahminle tespit edilmelidir. 

22 Haziran 2012 Cuma

Hamilelik ve Oruç

Yaklaşan Ramazan ayı öncesi hamilelerin oruç tutması ile ilgili merak edilenleri bu yazıda biraraya topladık. İşte gebelik ve oruç, hamilelikte oruç tutma konusu ile ilgili merak edilenler.

Beslenmenin önemli olduğu olduğu bir dönemdir hamilelik. Enerji tüketimi vitamin, mineral ve artan protein ihtiyacı sebebiyle iyi bir beslenme programı uygulanmalıdır.

Hamilelikte oruç tutmak zararlı mı?

gebelik ve oruç
Hamile bir kadının oruç tutması gerek kendi sağlığı ve bebeğin sağlıklı gelişimi açısından farklı riskler taşıyabilir.

Hamile kadınlar oruçtan neden negatif etkilenirler?

Oruç tutarken uzun süreli açlık saatleri olumsuz etkileyebilir. Kan şekerinin düşmesine bağlı halsizlik, sinirlilik, baş ağrısı gibi sorunlar yaratabilir. Mide şikayeti olan hastalarda asit üretimi artarak mide şikayetlerinin de artmasına yol açabilir.

17 Haziran 2012 Pazar

Hamilelikte hipertansiyon


Hamilelikte yapılan takiplerin herhangi birinde tansiyon değerlerinin 140/90 mm Hg (civa) ve üzerinde bulunması ve bu yüksekliğin en az dört saat aralıklarla en az iki kere saptanmış olması hamilelikte "hipertansiyon" tanısını koydurur.

Hamilelikte hipertansiyonla birlikte albüminüri (idrarda normalin üstünde albümin cinsi protein görülmesi) durumunda preeklampsi tanısı konur.

hamilelikte hipertansiyon
Vücutta, özellikle de ellerde ve yüzde ortaya çıkan ödem (şişme) tek başına preeklampsi tanısında yeterli değildir. İdrarda albüminin normalden fazla olması da tek başına preeklampsi tanısı koymak için yeterli değildir. Hipertansiyon ve albüminüri mutlaka beraber görülmelidir.

Preeklamptik olduğu bilinen bir gebede sara nöbetini andıran genel vücut kasılmalarının ortaya çıkması durumunda "eklampsi" tanısı konur.

Hamilelik öncesi yapılması gerekenler


Bebek sahibi olmaya karar verdiğiniz için sizi tebrik ediyoruz. Şu anda ilk yapılacak olan, gerek hamilelik öncesi dönemde, gerekse hamileliğiniz ve doğumunuz sırasında güvenebileceğiniz bir Kadın Hastalıkları ve Doğum uzmanı bulmaktır.

Hamilelik ve öncesindeki süreyle yaklaşık bir yıllık bu dönemde birçok derdinizi bu kişiyle paylaşacaksınız. Bu nedenle doktorunuzun bilgisi kadar onunla anlaşabilmeniz ve güvenmeniz de önemlidir.

İlk doktor kontrolü

hamilelik öncesi yapılacaklar

Öncelikle, öğrenmeniz gereken, eğer bir doğum kontrol yöntemi kullanıyorsanız bunu ne zaman bırakmanız gerektiği ve ne kadar zamanda hamileliğin oluşabileceğidir.

Ayrıca doktorunuzun detaylı bir özgeçmiş hikayenizi alıp değerlendirir:


Doğum sancısı ve doğum sonrası bakım

Her kadının doğum sancısı ve doğurması farklıdır, ama sancının başlamasının üç ortak işareti vardır:

* Rahim ağzı, doğuma hazırlık için açılmaya başlarken rahim ağzını tıkayan koyu salgı atılır.

* Amniyotik kesenin zarları çatlar ve içindeki sıvı akmaya başlar.

* Doğum sancısı ve kasılmalar önce karnın alt tarafında veya arkasında hissedilir ve hem şiddeti hem de sıklığı giderek artar. Bazı kadınlarda güçlü ve düzenli kasılmalar görülürken bazılarında kasılma ve sancılar düzensizdir; bazılarında ise hemen hemen hiçbir kasılma ve sancı yoktur. Sancılar iyice sıklaşıp düzenli hale girince veya su gelmeye başlayınca, doğumu hastanede yapacaksanız hemen yola çıkmanız, evde yapacaksanız doğuma yardım için gelecek kişilere haber vermeniz gerekir.

Emzirme

doğum sonrası
Gerek besin değeri, gerekse ısısı bakımından, bebekler için en ideal besinin ana sütü olduğu iyi bilinir. Annenin memesinden ilk gelen sütte, bebeğin sağlığı için son derece önemli antikorlar bulunur. Mümkünse, özellikle doğumu hemen izleyen günlerde bebeğinizi mutlaka kendi sütünüzle beslemelisiniz. Sonraki günlerde sizin sütünüzde alabileceği besinlerin hemen tümünü içeren çok nitelikli mamalar bulmak mümkündür, ama ilk günlerde sizin sütünüzde bulunan antikorları bebeğiniz o mamalarda bulamaz.

Gebelikte egzersiz ve fizik aktivite

Normal gebelikte, zorlanmadan yapılan egzersiz anne ve çocuk sağlığı açısından büyük riskler oluşturmaz. Egzersizin gebelikte olumsuz etkileri olduğu tezleri zaten var olan veya gebelikte ortaya çıkmış olan kalp, sinir ve kas-iskelet sistemi hastalıklarından kaynaylandığı düşünülmektedir. Gebelikte aşırı gerilme hareketleri, yorgunluk (nefes nefese kalma, nefesi taşma), susuz kalma (aşırı terleme), vücut ısısının artması, kan şekerinin düşmesi ve vücut su ve tuz dengesinin bozulmasına yol açacak kadar yoğun egzersizler yapılmamalıdır.

gebelikte egzersiz
Normal olarak değerlendirilmiş bir gebelikte anne adayı vücudun havalanmasını sağlayan rahat giysilerle, uygun şekilde havalandırılmış bir ortamda ve bilinçli olarak seçilmiş olan hareketleri kendisine destek olan bir kişiyle birlikte yapabilir. Bu tanıma en çok baba ile birlikte açık havada yapılan yürüyüşler uymaktadır. Gebe kendisini zorlamadan, kendisinin deneyerek bulduğu bir mesafeyi düzenli olarak yürüyerek uygun ve zararsız bir egzersiz programı oluşturabilir. Daha özel egzersiz hareketleri ve programları profesyonelce yapılmalıdır.

16 Haziran 2012 Cumartesi

Gebelikte Tatiller


gebelikte tatil

Tatil önerileri, gebeliğin dönemi ve gidişine göre değişir. Daha önce bir düşük yapılmış ya da gebelikler zor geçirilmişse, hekimin öğütlerini dinlemek yerinde olur.

Gebeliğin normal gittiği öteki durumlarda, aşırı yorgunluktan kaçınmak koşuluyla, rahatça tatil yapılabilir. Kır yerlerinde tatil yapmaktansa, her türlü rahatlığın sağlandığı ve sağlık hizmetlerinin her an el altında bulunabileceği ev ya da otel gibi yerlerde tatil geçirmek daha iyidir.

Bütün gebelikler için geçerli olan genel bir kural da şudur: istenmeyen durumların önlenmesi bakımından gebeliğin son ayında, doğumun yapılması kararlaştırılan yerden fazla uzaklaşılmamalı, yapılacak yolculuk doğumun yapılacağı yere en çok bir saatlik  uzaklıkta olmalıdır. İlk aylarda deniz kenarına, dağa ya da kırlara gidilebilir.

15 Haziran 2012 Cuma

Gebelikte Yolculuklar


gebelikte yolculuk ve seyahat
Gebe kadın, gebeliğin sonuna kadar araba kullanabilir. Ancak karında meydana gelebilecek darbeleri önlemek için emniyet kemeri mutlaka kullanılmalıdır. 2-3 saatten daha az süren yolculuklarda en rahat araçlar; otomobil ve trendir. Kadının üşütebilme olasılığı bulunduğundan ve ayrıca tehlikeli olduğu için, motorsikletle yolculuk yapılmamalıdır. Üç saatten fazla süren yolculuklarda istenilen yere varıldığında bir gece dinlendikten sonra geri dönülmelidir. 600 km'den daha uzak yerlere, özellikle gebeliğin ilk aylarında ve son iki ayında otomobille değil uçakla gidilmelidir.

Çünkü uzun otomobil yolculuğu gebeliğin ilk iki ayında bulantı ve kusmaya yol açabilir, gebeliğin son iki ayında ise aşırı yorgunluğa neden olabilir. En iyisi trenle ve kuşetli vagonda gece yolculuğudur. Kıtalararası 5-6 saat süren uzun uçak yolculukları da gebe kadın için genellikle tehlikeli değildir. Ama bu durumda düşük ya da erken doğum olasılığı gibi ani bir tehlike ortaya çıkarsa, gerekli girişimleri yapma olanağı yoktur. Bu yüzden hasta, bu yolculuklara çıkmadan hekime danışmalıdır.

14 Haziran 2012 Perşembe

Gebelikte Fiziksel Etkinlik ve Spor


gebelikte spor

Yakında anne olacak bir kadın için düzenli yapılan spor çok önemlidir. Spor, gebelikte görülebilecek istenmeyen bazı durumları önler (göğüslerde sarkma, kaslarda gevşeklik ve karın çeperlerinde gevşeme gibi.) ve selüliti iyileştirir. Ayrıca, doğum sırasında çok yararlı olabilecek olan kas gelişimini sağlar.Gebelik döneminde spor yaparken izlenecek ilk kural, çok yorulmamak ve hem anne, hem de bebek için tehlikeli olabilecek durumlardan kaçınmaktır. Bu yüzden kayak ve binicilik gibi sporlar, gebeliğin daha ilk aylarında bırakılmalıdır.

Bisiklet gezintileri de dikkatli biçimde ve kısa mesafelerde yapılmalıdır. Yüzme ise gebeler için en yararlı sporlar arasında yer alır.Yüzme, özellikle önerilen bir spordur. Kasların su içindeki hareketi aşırı çaba gerektirmediği gibi solunumun düzene girmesini de sağlar. Ayrıca suyun hareketi de kaslar üzerinde tatlı ve canlandırıcı bir masaj gibidir.

13 Haziran 2012 Çarşamba

Gebelikte Kalitsal Tehlikeler 2


gebelik sorunları

Kromozom Sayısı Düzensizlikleri  


Mayozun duyarlı düzeneği, sık sık aksaklıklarla karşılaşır. Özellikle bütün kromozom çiftlerinin iki benzeşik kromozomunun birbirlerine yaklaştıkları başlangıç evresi, en tehlikeli dönemdir.

Genel olarak, bu evrede, iki benzeşik kromozom arasında kalıtsal içeriğin değiştirilmesi gerçekleşir. "Crossing - Over" denilen bu olay, kalıtsal yükün çeşitliliğine büyük ölçüde olanak verir. Aynı anne babadan olma çocukların, birbirinin Mayoz Bölünmede Crossing - Over tıpatıp aynı olmaması bu değiştokuşla açıklanabilir. Herhangi bir nedenle benzeşik kromozomlar eşleşmez ya da birbirlerinden ayrılma anını geciktirirlerse, kromozomların yavru hücrelere eşit ve düzenli dağılmaları gerçekleşmez.

Gebelikte jimnastik ve egzersizler


gebelik egzersizleri

Gebelikte jimnastik, beden sağlığının korunması için gereklidir. Jimnastik özellikle, leğen bölgesi=pelvis kaslarının güçlendirilmesi, eklem ağrılarının önlenmesi ve solunum dolaşım sorunlarıyla karşılaşılmaması için önerilir. Gebelik doğal bir olaydır, hastalık değildir.

Gevşemeyi Bilmek

Her şey gevşemeyi bilmekle başlar. Genel olarak gevşemenin yararları:

Bedene destek olma; kas geriliminin azalması; ruhsal gevşeme; derin ve rahat soluk alma.

Deneyler kasları gevşetmenin, kasmaktan daha zor olduğunu gösteriyor. Bu bulgu da gevşemeyi öğrenmenin önemini artırmaktadır. Jimnastik hareketlerine başlamadan gevşemeyi öğrenmek, programın bütün hareketlerini en doğru biçimde yapmanızı sağlar.

12 Haziran 2012 Salı

Gebelikte Düşük


gebelikte düşük

Döllenen yumurtacık, gebeliğin ilk üç ayında dölyatağı = rahime yerleşir ve düzenli olarak büyümeye başlar. Bu dönem dölütün yaşaması açısından çok önemlidir; çünkü gebeliklerin olağandışı biçimlerde sonuçlanmasına neden olan olaylar bu aylarda gerçekleşir. Bebeğin yaşamını sürdürmeye hazır olmasından önce gebeliğin son bulması olayına "düşük yapmak" denir.

"Tehlike" İşareti
 

"Metroraji", yani dış cinsel organlar yoluyla dölyatağı kanaması düşük tehlikesinin belli başlı belirtisidir. İlk üç ay içinde ( yani 10.-12. haftalara kadar) bu kanamalar, daha sonraki 6 ayın kanamalarına oranla çok daha sık görülür.


Gebelik ve İş Hayati


gebelikte iş hayatı

Büro memurluğu, öğretmenlik ve kısmen ev işleri, gebeliğin 7. ayına kadar sürdürülebilir. Oysa yük kaldırmak gibi, çaba gerektiren ağır işler, gebeliğin başında bırakılmalıdır. Hastanelerin ameliyat salonlarında ya da zehirli maddeler ve zararlı ışınların (radyasyon) kullanıldığı ortamlarda çalışan kadınlar, gebeliklerinin başından 14. haftanın sonuna kadar işlerine ara vermelidir. Anestezist olarak çalışanlar da, uyuşturucu maddelerden gelen zehirli etkiler nedeniyle düşük yapmaya karşı eğilimlidir.Diğer yandan radyolog olarak çalışan kadınlarda da radyasyon, embriyo üzerinde gelişim kusurlarına yol açabilir.


Gebelikte Cinsel İlişki


gebelikte cinsellik

Gebeliğin gelişmesi düzenliyse, 8. ayın sonuna kadar cinsel ilişkide bulunulabilir. Bu ilişkilerde dikkatli olunmalı ve kadın yorulduğunda  kesilmelidir. Orgazmın, döl yatağında kasılmalara neden olmasının zararlı olabileceği gibi ön yargılardan yanlıştır. Ama, yine de düşük yapma ya da erken doğum gibi bir tehlike varsa, cinsel ilişki bırakılmalı, bunun yerine karı-kocanın cinsel isteklerini doyurabilen, karşılıklı birtakım duygusal etkinlikler seçilmelidir. Cinsel ilişkilere yeniden başlama tarihi hekim tarafından saptanmalıdır.

Gebeliğin ilk üç ayındaki cinsel ilişkiler daha önceden aybaşı kanamalarının olduğu günlerde yapılmamalıdır. Çünkü bu dönemlerde kanamalar görülebilir.

Gebelikte Kalitsal Tehlikeler


gebelik sorunları

Gebelikte karşılaşılabilecek tehlikelerde, hemen her zaman anne için gebelik dönemi ve çoğunda oluşabilecek tehlikeler düşünülür. Oysa, daha dünyaya gelmemiş çocuğun da karşı karşıya bulunduğu büyük tehlikeler vardır.

Gebeliklerin birçoğu görünür bir neden olmaksızın kendiliğinden bir düşük ile son bulur. Kişinin her hücresinde bulunan kalıtsal yükü içeren özel oluşumlar olan kromozomları inceyen Genetik Uzmanları , kendiliğinden düşüklerin yaklaşık %50'sinde kromozom yapısında bir olağandışılık olduğunu göstermiştir. Bu olağandışılık, çoğunlukla insan türünde bulunması gereken 46 kromozom sayısına karşın bir kromozom fazla ya da eksik olma biçiminde ortaya çıkar.

Gebelik Sirasindaki Korkular


gebelik sırasında korku ve endişeler

Gebelik sırasında korkular artar. Çünkü her şeyden önce ağrılar ve değişmeler korku verir.
Özellikle son aylarda hemen hemen bütün kadınları saran bir korku daha vardır: Bebeğin normal olup olmayacağı korkusu. Bu düşünce, çoğunlukla kuruntulu kadınlarda, bir saplantı haline gelir. Oysa, istatistiklere göre, bebeklerin % 96 sı bütünüyle normal doğar, % 3 'ünün kolaylıkla halledilebilen 'sorunları vardır; yalnızca % 1 'lik anormallik gösterirler.

Kuşkusuz, her gebelik için az da olsa bir anormal çocuk doğurma olasılığı vardır; ama bu yüzden dokuz ay kendine işkence etmek anlamsızdır. Üstelik, çağımızdaki ilerlemelerle anormal doğum oranları da giderek düşmektedir.

Amniyosentez


amniyosentez
Yakın zamanlara kadar kromozomlardaki bozuklukların yol açtığı bütün hastalıklar, ancak doğumdan sonra tanınabiliyordu. Bugün bu konudaki bilgi ve tekniklerin ilerlemesiyle bebek doğmadan önce, hatta gebeliğin ilk aylarında, kromozomlardaki herhangi bir değişme saptanabilmektedir.

Son yıllarda tıp bilimi yeni bir yöntem geliştirmiştir. Buna göre bebeğin kromozomları bebekten alınan hücrelerle incelenmekte ve kromozomlarda bir bozukluk olup olmadığı saptanmaktadır.

Bu yönteme, "amniyosentez" (bebek torbası delinmesi) denir. Özel bir iğne, karın yoluyla gebe kadının amniyon kesesine sokularak, içinde bebeğin hücreleri bulunan amniyon sıvısından 10-20 mililitre alınır. Bu yöntemin anne ya da bebeğe herhangi bir zarar vermesini önlemek için hekimin deneyimli olması gerekir. Ultrasound dalgaları kullanılarak , iğnenin karnın neresine sokulmasının daha uygun olduğu saptanabilmektedir. Böylece amniyosentez sırasında ortaya çıkabilecek tehlike olasılığı en aza düşürülmüş olur.

Amniyoskopi


Amniyoskopi

Ultrasonografinin yanı sıra amniyoskopi yani bebek torba sıvısının incelenmesi de sık başvurulan bir yöntemdir.

Amniyoskopi hastaneye yatmayı ve özel bir hazırlığı gerektirmez. Uygulanması çok kolaydır ve hızlı sonuç alınır. Tanı için çok önemli veriler sağlar. Amniyoskopi yöntemi yaygınlaştıktan sonra rahim içi bebek ölümlerinde büyük bir azalma olduğu saptanmıştır.
Bebek, oksijen ve besinini plasenta aracılığı ile sağlar ve yine plasenta yoluyla karbondioksitini atar. Bebeğin normal bir gelişmeye ve yapıya sahip olması için yeterli düzeyde kanla beslenmesi gerekir. O halde bebeğin sağlığı için plasentanın işlevlerinin normal olması zorunludur.
Birçok hastalık plasentada bozukluklara yol açabilir. Ancak, bu durumlarda bebeğin etkilenmesi birdenbire olmaz; oldukça yavaş bir süreç söz konusudur. Bebek, birtakım önlemler alarak yaşamını sürdürür. Örneğin, oksijen tasarrufuna gider.


Ultrasonografi


Ultrasonografi

Ultrasound dalgaları kulağın  işitme üst sınırının, yani 20 kiloHertz'in üzerinde olan ses dalgaları olarak tanımlanır. Bu dalgalar titreşim yapan ve titreşimleri hava, su ve doku gibi ortamlarda ileten bir ses kaynağından üretilir.

Kaynak, titreşim yapan bir kristal gibi düşünülecek olursa, bu kristal titreşerek önce hava gibi içinde bulunduğu ortamın moleküllerini sıkıştırır, sonra da seyreltir. Moleküllerin birim zamandaki yoğunlaşma ve seyrelme sayısına "sesin sıklığı" denir ve "Hertz" ya da"saniyede titreşim" olarak ölçülür. Tıp alanında tanıda kullanılan ses sıklıkları 2-10 MegaHertz, yani saniyede 2-10 milyon titreşim arasında değişir. Sesin, sıklığa bağlı olmaksızın içinde yayıldığı ortama göre değişen bir hızı vardır.


11 Haziran 2012 Pazartesi

Evlat Edinme


evlat edinme

Önce çifte, anne babalığın yerine konulabilecek meslek, sanat, sportif etkinlikler gibi başka şeylerin var olduğu anlatılır. Bazen ruhsal sorunları çözmeye yönelik bir ilaç tedavisi uygulamak da gerekir.

Çift, çocuk sahibi olmak isteğinden yine de vazgeçmiyorsa, o zaman onlara, iki yol önerilebilir:
Evlat edinme ya da eğer erkek kısırsa, bir vericinin tohumlarıyla yapay tohumlama ( Türkiye'de uygulanmamaktadır).

Genel olarak bu karar, hukuki ve tıbbi bütün engeller ortadan kaldırıldıktan sonra alınır. Evlat edinmeye karar verilmişse, çiftin ekonomik düzeyi ve toplumsal durumu dikkatle değerlendirilir.

Gebelik Şikayetleri İçin Şifalı Bitkiler


gebelikte şifalı bitkiler

KANSIZLIK

<> Yulaf, bezelye, fasulye, soya fasulyesi, ıspanak, pancar, hindiba çok yararlıdır.
<> Sabahleyin aç karnına yarım bardak suyla karıştırılmış bir kaşık bira mayası içiniz.
<> Yemeklerden önce bir kaşık süzülmüş bal yiyiniz.

<>Kaynatacağınız bir kase suya şunları katınız: 2 tutam gül yaprağı, 2 tutam biberiye ( sapları ve yapraklarıyla ), 1 tutam yabani mercanköşk ( çiçekli uçları ).  Ateşten çekip, üstünü kapatın ve 5-7 dakika kadar demlenmeye bırakınız. Karıştırıp, günde 2-3 fincan içiniz.


Gebelikte Özel İncelemeler


Gebelik, kadın için "doğal" bir olaydır. Yani kadının yapısı, gebeliğin, ruhsal ve fiziksel dengede yol açtığı karmaşık uyum sorunlarını göğüsleyecek ve yenecek güçtedir.

Yine de gebelik sırasında kadın bedeninde çeşitli organların işlevleri değişikliğe uğradığından tıbbi ilgiye gereksinimi vardır. Ayrıca doğacak çocuğun sağlığıyla da ilgilenmek söz konusudur. Gebelik sırasında yapılan testlerin ve incelemelerin iki amacı vardır: Annenin bedenindeki değişikliklerin düzenli, bebeğin ise sağlıklı olup olmadığını anlamak. Kan basıncının, nabız sayısının, kandaki şeker oranının düzenli biçimde denetlenmesi ve belirli zamanlarda idrar tahlillerinin yapılması zorunludur. Böylece bütün organların işlevlerinin gebeliğe uyum gösterip gösteremedikleri anlaşılmış olur. Hekimin elle yaptığı muayenenin amacı ise rahmin gelişmesinin bebekteki büyümenin normal değerlere uyup uymadığını, serviksin (rahim boynunun)  zamanından önce açılıp açılmadığının saptanmasıdır. Çünkü ; serviksteki zamansız açılmanın düşük ya da erken doğuma neden olduğu bilinmektedir.

Gebelikte son 3 ayda çıkabilecek sorunlar


gebelikte son aylar sorunları
Gebelik Zehirlenmesi ( Preeklampsi )  

Bu hastalık, gebeliğin gelişimini birdenbire tehlikeye düşürür. Hastalık, gebeliğin son aylarında, dokularda sıvı toplanması, idrarda protein bulunması ve yüksek tansiyon belirtileri ile ortaya çıkar.

Belirtileri ; Annenin en kolay farkına varacağı belirti, dokularda sıvı toplanmasıdır; kadın her gün giydiği ayakkabılarını giyemez; ellerinin şişmesiyle alyansını ya da öteki yüzüklerini parmaklarından çıkaramaz.

Oysa, idrarda proteinin varlığı ancak, idrar tahlilleriyle ortaya çıkar. İdrarda protein bulunmasına "proteinüri" denir. Proteinüri, böbreğin işlevlerinin bozulduğunu ve süzme işlevini gören yumakçıkların hastalandığını gösterir.

Yüksek tansiyon da anormal bir durumdur; gebeliğin gelişimini ve dölütün sağlığını tehlikeye sokar. Büyük tansiyon 140 mm Hg'nin ( kan basıncı ölçüm birimi, milimetre civadır ),küçük tansiyon da 90 mm Hg'nin üzerine çıktığında, hemen bir gebelik zehirlenmesinden kuşkulanmak ve hekime başvurmak gerekir.


Emzirmeye Hazırlık


emzirme

Hem progesteron, hem de östrojenin etkisiyle meme bezleri gelişir. Gebeliğin ilk haftalarından başlayarak memeler salgı bezi dokusunun artmasıyla büyümeye başlar. Bu büyümeye biraz da yağ ve bağ dokusu artışı katkıda bulunur.

Meme başı en küçük uyarılara bile yanıt verecek kadar duyarlı hale gelir.
Çocuğun memeyi iyice emebilmesi için, meme başı hareketli ve ileriye çıkık olmalıdır. Ancak ilk gebeliklerde, meme başı genellikle sert ve büzülmüştür. Bu yüzden bebeklerini emzirmeye kararlı kadınların bu amaçla hazırlık yapmaları gerekir.

Ne Yapmalı ?
 

10 Haziran 2012 Pazar

Doğuma Hazırlık


doğuma hazırlık

Ne yazık ki, annelerin çoğu, durumlarındaki değişiklikleri ve tehlikeleri bilmeden, üstelik gebelikle ilgili olayları tanımadan doğum anına kadar gelebiliyorlar. Bilgisizliğin yanı sıra, diğer kadınların kendi deneyimlerine dayanarak anlattıkları birtakım ürkütücü olayların yarattığı korku ve sıkıntılar da kadında güvensizliğe neden olur. Çevresindeki kimselerin abartılmış endişeleri ve telaşları, gebe kadının sıkıntılarını artırabilir. Yanlış eğitim, önyargılar ve koşullanma, bir tür kadercilik yaratır ve kadın, doğumda acı çekmenin kaçınılmaz olduğuna inanır. Kadının bu sıkıntılı ruhsal durumu, doğum sırasında çeşitli güçlüklere yol açar: düzenli biçimde ıkınamaz; kaslarını kasamaz; gücünü kısa zamanda yitirir; bütün bunlar doğumu zorlaştırır. Doğuma hazırlık yöntemleri, gebe kadında en iyi bedensel ve ruhsal koşulları yaratmayı amaçlar. Böylece kadın, doğumun bir an önce başarıyla sonuçlanmasına bilinçli olarak nasıl katkıda bulunacağını öğrenir. Artık acıya pasif bir biçimde teslim olmayacak ve doğumun gerçekleşmesinde baş rolü oynayacaktır.

İkiz gebelik


Her 80 doğumun birinde ikiz doğum olur. Yani; ikiz gebelik, çok ender rastlanan bir durum değildir. Bununla birlikte, özel denetim isteyen, bir ölçüde riskli bir gebeliktir.

İkiz gebelik tanısının dayanakları şunlardır: Birincisi üç aylık dönemin rahatsızlıklarının çokluğu  ki bu, koriyonik gonadotropin düzeyinin yüksekliğine bağlıdır ; rahmin aşırı gelişmesi; ikinci üçaylık dönemin ikinci yarısından başlayarak çift kalp vuruşunun duyulması.

Kesin tanı için daha ayrıntılı bilgi veren aygıtlara başvurulmalıdır. Bunlar arasında en yaygın olanı, uttrasonografidir. Gebeliğin hangi döneminde olunursa olunsun, film çekilmesi uygun görülmemektedir.
Ultrasonografi ile ikizlik tanısı, gebeliğin ilk haftalarında (5-6. haftalar) başlayarak kesinlikle konulabilir. Bununla birlikte, 12. haftada incelemeyi yinelemek önerilir. Çünkü, bazen ilk haftalarda, öndülütlerden (embriyo) biri gelişmesini durdurur. Kesin bir şey söyleyebilmek için, 12. haftayı beklemek en iyisidir.
Ultrasonografiden, gebelik süresince ikizlerin gelişmesini izlemek ve ikizlerin dölyatağındaki yerleşmelerini saptamak için de yararlanılır.


Yalanci Gebelik


Yalancı gebelik, döllenme söz konusu olmadığı halde, kadının kendisini bedensel ve ruhsal olarak gebeymiş gibi hissetmesi durumudur. Bu durum, bir ruhsal dengesizlik içine düşmüş ve çocuk sahibi olma duygusuyla koşullanmış kadınlarda ortaya çıkar. Kadın, gerçek bir gebenin tüm belirtilerini gösterir. Adet görememeye başlar ve gebe olduğuna inanır. Ardından, gebeliğin ilk üç ayında görülen rahatsızlıklar başgösterir: Mide bulantısı; kusma; bol tükrük salgısı; bacaklarda şişme ve şişmanlama. Doktor gebelik testi yapılmasını ister ve sonuç olumsuzdur. Ancak, bazen kadın gebe olduğu inancını korur. Aylar geçer, karnı gittikçe büyür, memeleri şişer ve süte benzer bir sıvı çıkar.

Kesecikler Kümesi


Kesecikler kümesi ender rastlanan ve yumurtalık dokusunun bir üzüm salkımı gibi, içi sıvı dolu bir sürü keseciğe dönüşmesi olayıdır. Bu değişikliğin nedeni kesinlikle bilinmemektedir; ama birtakım sosyoekonomik etkenlerin rol oynadığı sanılmaktadır. Kesecikler ağrıya ve kanamaya neden olur. Bu biçimiyle düşüğü andırırsa da düşükten farklı olarak mide bulantısı ve kusma çok şiddetlidir. Bu belirtiler ; keseciklerin, ürettiği koriyonik gonadotropin hormonu düzeyinin çok yükselmesiyle ilgilidir. Kesecikler kümesi ultrasonografi yöntemiyle tanınır. Ekranda görülen, normalden daha büyük boyutlu bir dölyatağı ve "kar serpintisi" manzarasıdır.

Kesecikler kümesi, şiddetli kanamaya, enfeksiyonlara, gebelik zehirlenmesine ve kötü huylu ( habis ) bir ur olan "koryonepitelyoma"ya dönüşebilir. Gerçi kesecikler kümesinin kötü huylu bir ura dönüşme olasılığı ancak kırkta birdir, ama yine de çok dikkatli olunmalıdır.

Diş Gebelik


Döllenen yumurta dölyatağına doğru ilerleyeceğine, boruların mukoza dokusuna ya da yumurtalığın üstüne yerleşebilir. Bunun en sık görülen nedenleri, dölyatağı borularının daha önce geçirilen mikrobik bir hastalık sonucunda daralmasıdır. Bu daralmadan dolayı sperm hücresinin boruda kolaylıkla ilerleyebilmesine karşın, döllenen yumurta aynı olanağı bulamaz. Boruların uzun ve eğri büğrü olması ya da kanalın bütünüyle kapanmış olması da bir başka dış gebelik nedenidir. Gebelik önleyici yöntemlerden biri olarak kullanılan "spiral"in de dış gebelik olaylarına neden olduğu saptanmıştır.

Döllenmiş yumurta, dölyatağı borusuna yuvarlanır yuvarlanmaz büyümeye başlar. Tüylerini dış kas katmanına kadar mukoza dokuya sokarken, boruyu parçalayabilir ancak bazen hiçbir bozukluğa yol açmadan da gelişimini sürdürür.

Gebelikte Bulaşici Hastaliklar


gebelikte hastalıklar

Anneyi en korkutan şeylerden biri de, bulaşıcı hastalıklara yakalanmak ve bunun dölüte zarar vermesi, sakathıklara neden olmasıdır

Bebeğe Hastalığın Bulaşması  

Annenin bedenindeki bakteri ya da virüslerin, bebeği de etkileyeceği temel bir varsayımdır.Bu maddeler, anne kanından plasentaya oradan da bebeğe geçerler. Ancak, yerel dokuları ilgilendiren idrar yolu enfeksiyonu, zatürre gibi bazı mikroplu hastalıklarda  mikroorganizmalar organlara yerleşip kalırlar. Embriyonun ya da bebeğin zarar görmesi çeşitli etkenlere bağlıdır:


Tekrarlayan Düşükler


tekrarlayan düşükler
Başlamış bir gebeliğin beklenmedik biçimde düşükle sonuçlanması olasılığı yaklaşık % 20'dir.

Bu düşüklerin çoğu hem hekim, hem de kadın tarafından basit adet gecikmeleri olarak yorumlanır. İngiltere'de yapılan bir araştırmaya göre doğrudan doğruya döllenmiş yumurta hücrelerinin ( zigot ) %75'i dölyatağı içinde iki ay bile yaşayamadan atılırlar. Kromozom ya da gen olağandışılıkları=anomali taşıyan zigotlar, dölyatağı içindeki yaşamla uyuşmadıklarından elenirler.

Gebelik Muayenesi Sonuçların Alınması


gebelik muayenesi
Hekiminizin çocuk sahibi olmaya hazırlanan sizler için, sağlığınız üzerinde vardığı sonucu almaya, eşinizle birlikte gitmelisiniz. Bu öneriler, gebe kalmadan önceki, sağlıkla ilgili hazırlıkların genel ilkeleri olarak kabul edilir.

Ailelerinde ve kendi geçmişlerinde özel bir hastalık saptanamayan kimselerden istenebilecek genel testleri içermektedir. Özel durumlarda bu şema yeterli olmayabilir ve ek incelemeler gerekir. Uygulananların çoğu da pahalı ve güç yöntemlerdir. Ancak savsaklandıklarında uğranılacak olan zararın büyüklüğü göz önüne alınırsa, katlanılacak maddi ve manevi külfetlerin hiç de büyük olmadığı görülür.

Gebeliğin ve doğumun her evresinde hiçbir özveriden kaçınmamak gerekir. Ekonomik olanaklar çerçevesinde özellikle sağlık ve beslenme gereksinmeleri titizlikle karşılanmalıdır.

Gebelik öncesi muayene


gebelik muayenesi

Anne ve baba adaylarının, bebek yapmadan önce  bir sağlık denetiminden geçmeleri gereklidir. Böylece, gebelikte ortaya çıkabilecek tehlikeler önceden saptanmış, önlemler alınmış olur. Çiftler üstünde yürütülen "hastalık yaygınlığı" araştırmalarının çoğu, "evlilik yaşamı"nın, özellikle gerilimin neden olduğu hastalıkları azalttığını göstermiştir.

Bunun nedeni, iyi düzenlenmiş ve huzurlu bir yaşamın organizmanın düzenli çalışmasını kolaylaştırmasıdır. Ortaya çıkabilecek hastalıkların dikkatle araştırılması, tanıları ve tedavilerini yaptırmak, hem çiftler, hem de gelecekteki çocuklar için duyulması gereken bir sorumluluktur. Gelecekte hem size, hem de çocuklarınıza çeşitli sorunlar çıkarabilecek bugünün önemsiz rahatsızlıklarıyla ilgilenmeniz gerekir.

27 Mayıs 2012 Pazar

Anne Sütü ve Emzirme Döneminde Dikkat Edilecekler

Dünyadaki bütün memeli canlılar yeni doğan yavrularının büyüme ve gelişmesini sağlamak amacıyla süt salgılarlar. Her memelinin sütü kendi yavrusuna uygun olarak salgılanmaktadır. İnsanlarda da her annenin sütü kendi çocuğunun büyüme hızına ve beden yapısına uygundur. İnsan, özellikle inek, koyun, keçi ve birçok memelinin sütünü besin olarak tüketir. Bu hayvanların sütü taze olarak kullanıldığı gibi, işlenerek çeşitli süt ürünleri de yapılmaktadır. Bunların dışında hayvan sütleri teknolojinin gelişmesiyle birlikte bebek besinleri üretiminde de kullanılmaya başlanmıştır.Reklam ve tanıtım faaliyetlerinin artması ve kadınların çalışma hayatına başlamasıyla birlikte, sütten üretilen bebek besinlerinin tüketimi artmıştır.

16 Mayıs 2012 Çarşamba

Çoğul gebeliklerde şikayetler

Uyarı niteliği taşıyan ve doktora başvurulması gereken başlıca durumlar

Çoğul gebelikler hem anne hem de bebekleri için taşıdıkları tüm bu özelliklerinden dolayı 'riskli gebelik' grubunda ele alınan durumlardır. Çok sıkı takip ile sorunsuz bir gebelik yaşanması ve mutlu sonlanması sağlanmalıdır.

Çoğul gebeliklerde annenin kalori, vitamin, protein ve demir ihtiyacı oldukça artmıştır. Bunlar uygun diyet ve ilaçlarla yerine konmalıdır.

Gebelikte Şikayetler

Birçok ufak şikayet hasta eğitimi ve zamanında müdahale ile çözümlenebilir. İlaç kullanımı ancak kesinlikle gerekli olduğunda başvurulması gereken bir durumdur.

Mide ekşimesi, yanması, geğirme:
Sindirim sistemine artan rahim hacminin basısı ve hormonal değişiklikler ile olan değişikliklerin sonucudur. Yarı oturur şekilde uyku çok rahatlatıcıdır. Sık ve az miktarda yemek önerilir. Özellikle geceleri geç ve fazla miktarda yemek yenmemeli, yağlı gıdalardan uzak durulmalıdır. Gerekirse ilaç tedavisi verilebilir.

Çocuklar ve arkadaşlık

Arkadaşlık ilişkileri çocuğun yaşamında aile ve okulla birlikte önemli bir yer tutar. Arkadaşlık kurmak çocuk için sosyal bir gereksinmedir. Uzmanlar bu gereksinmeyi bebeklik dönemine kadar indirgemektedirler. Bebekler ilk ilişkiyi anneleriyle veya bakıcılarıyla kurarlar. Onların yanına gelmesiyle susar, onlar uzaklaşınca ağlarlar. Bu hem güven ihtiyacından ileri gelmektedir, hem de duygusal yönelim ve aldığı doyumla ilgilidir. Yaşamın ilk iki yılında kurulan ya da kurulamayan bu ilişki bebeğin, çocukluk dönemine geçtiğinde arkadaşlarıyla kuracağı ilişkilerde de etkili olur. İlk iki yaş anne ve baba ile uyumsuz bir ilişki varsa ileride giderilmesi zor izler bırakır. Bu izler yaşanacak arkadaşlık ilişkilerine de yansıyacaktır.

Çocuğunuzun kendine güveni fazla değilse, yararlı birkaç öneri

Çocuğunuzun kendine güveninin olmadığını düşünüyorsanız, ona yardımcı olmalısınız. Sizin desteğinizle beraber ileriki yaşlarında kendine güveni gelişecektir.
Her gün aynı şeyleri, aynı saatlerde yapın. Ne zaman neyin olacağını bilsin ki, sürprizlerle karşılaşmasın. Böylece kendini güvende hissedecek ve size güveni daha da artacaktır. Ne zaman banyo, ne zaman yatma zamanı olduğunu bilmesi, heyecanlanmasını engelleyip beklenilmeyen davranışlarda bulunmasını engelleyecektir.

Neden anne sütü?

Doktorlar niçin anne sütü sorusunu şöyle yanıtlıyorlar;

* Bebekler için ideal bir besin kaynağıdır. Bebeklerin sağlıklı büyüme ve gelişmelerine katkıda bulunur.
* Bulaşıcı hastalıkların sıklığını ve şiddetini azaltır. Bebeklerde hastalık ve ölüm sıklığını düşürür. Bebek en az 4 ayını doldurmadan ek gıdalara başlandığında mikrobik hastalıkların sıklığı belirgin olarak artmaktadır.
* Annede meme ve yumurtalık kanseri riskini azaltır. Gebelik aralarını uzatır. Menapozdaki kemik erimesine (osteoporoz) karşı da koruyucudur.
* Hem aileye hem de ülkeye sosyal ve ekonomik yararlar sağlar.
* Bebeğini başarıyla emziren anne kendini çok daha mutlu hisseder.

Emzirme sırasında dikkat edilmesi gerekenler

Annelerin emzirme sırasında dikkat etmesi gereken noktalar da var. Bebeği emzirmeden önce şekerli su, süt gibi herhangi bir ek gıda verilmemesi gerekiyor. Uzmanlar, anne sütünün bebeği çeşitli enfeksiyonlardan rahatlıkla koruduğunu vurguluyorlar. Annenin sütünün bol olması bebeğin emzirilmesi ile doğru orantılı. Yani bebek ne kadar çok emzirilirse, annenin sütü de o kadar çok oluyor. Bu arada annenin emzirme sırasında dikkat etmesi gereken bir nokta daha var. O da bebeğin süt bitene kadar aynı göğüsten emzirilmesi.

Çocuklarda görülen korkular

Çocuk olsun, yetişkin olsun korku hemen hemen herkesin yaşamını etkileyen duygulardan biridir. Korkunun derecesi kişiye, cinsiyete, bireysel özelliklere göre değişir. Uzmanlar korkuyu, canlı varlıkların görünen ve görünmeyen tehlikeler karşısında gösterilen heyecansal bir tepki biçimi olarak tanımlıyorlar. Canlı varlık kaçarak, saklanarak ya da mücadele ederek korkuya karşı mücadele etmeye çalışıyor. Doğan Cüceloğlu "İnsan ve Davranışı" adlı çalışmasında korku karşısında bireyi davranışa yönelten dürtünün, korkunun yarattığı korunma ve güvenlik ihtiyacından kaynaklandığını belirterek "Her korku yaratan durumda bireyin varlığına ve güvenliğine yöneltilmiş bir tehdit uyarıcısı algılanır ve korku duygusuyla birlikte kaçma ve korunma tepkisi yaratır" diyor. Bu durum, okul öncesi çocuk için de geçerli. Üstelik çocuk kendini koruma açısından, yaşı ve yeterlilik düzeyi nedeniyle kendini daha aciz gördüğü için korku tepkisi ve sonuçları daha tahrip edici sonuçlar doğurabiliyor.

Bebekler de masaj ister

Masaj yetişkinlerin günlük streslerini atmak ve rahatlamak için seçtikleri keyifli bir yöntemdir. Ancak masaj, olumlu etkilerini sadece yetişkinlerde değil bebeklerde de gösterir. Bebeklerin psikolojik olarak rahatlamalarını, kendilerini güvende ve huzurlu hissetmelerini sağlayan masaj, bebeklerin bedensel gelişimine de katkıda bulunur.

Zayıf bebekler daha hızlı

İspanya'da yapılan bir araştırma sonucuna göre düşük kilolu doğan kızlar erken ergenliğe giriyor.

Kızınızın arkadaşlarından önce adet görmeye başlamasında, düşük kilolu doğmasının etkili olduğunu söyleseler inanır mısınız? Birçok kişi buna "inanmam" diyecektir ama yanılacaktır. Çünkü tıp alanındaki yeni araştırmalar her gün şaşırtıcı bir sonucu doğuruyor.

Ağzindan çikan ilk kelime "Aygaz"

Bu hafta Irmak ve annesi İlkin konuğumuz.

Bebek bir sürpriz miydi, planlamış mıydınız?
Evliliğimizin üçüncü yılında bebek planlamıştık. Nitekim, planlarımız doğrultusunda hamile kaldım. Daha fazla beklemek de istemedik açıkçası.

Hamile olduğunuzu nasıl fark ettiniz?
İnanır mısın, insanın içine doğuyor. Ama yine de bu durumu kesinleştirmek için bir laboratuvara gidip, test yaptırdım. Sonucu öğrenince çok sevindim.

Neler hissettin?

Hamile olduğumu bildiğim için aklımda soru işaretleri yoktu. Ancak doktorum bunu onaylaması, beni daha da mutlu etti. İçim içime sığmadı.

Bebeklerde annenin diyeti

Anne süt salınımı ve üretimi için kullandığı kaloriyi yerine koyabilecek düzeyde beslenebilmelidir. Emziren annenin diyetinin hem kilosunu idame ettirecek düzeyde olması, hem de sıvı, vitamin ve mineral içeriğinin yüksek olması gerekir. Emziren annenin kilo verici diyetlerden kaçınması gerekir. Süt anne için iyi bir gıdadır, ancak tek başına tüm gereksinimleri karşılayamaz. Anne süt sevmiyorsa veya süte karşı allerjisi varsa günde 1 gram kalsiyum alması gerekir (suda eriyen tabletler şeklinde). Günlük sıvı alımı yaklaşık 3 litre civarında olmalı. Sıvı alımının yeterli olduğunun en iyi kanıtı sık sık idrara çıkmaktır.

Bebeklerde kolik

Kolik teriminin tam Türkçe karşılığı bulunamamıştır, ancak kolik denildiği zaman barsak kaynaklı olduğu düşünülen karın ağrısı ve ağlama nöbetleri anlatılmak istenmektedir. Genellikle 3 ayın altındaki bebeklerde görülür. Nöbetler genellikle öğleden sonra veya akşam saatlerinde başlar. Bebek prematüre ise kolik görülme sıklığı artar. Bu nedenle de vücudun bazı fonksiyonlari kazanmasındaki gecikmelerin koliğe neden olabileceği düşünülmektedir.

Kolik atakları genellikle aniden başlar ve bebek durmaksızın yüksek sesle ağlar. Ağlama birkaç saat devam edebilir. Bebeğin yüzü kızarır, ağız çevresi solabilir, karnı şiş ve gergindir, ağlarken bacaklar genellikle karına doğru çekilir, ayaklar soğuk, eller ise yumruk yapılmıştır. Ataklar genellikle başladığı gibi aniden sonlanır. Ancak atak bitmeden hemen önce bebekler genellikle kakalarını yaparlar veya gazlarını çıkarırlar.

Bebeklerde kabızlık

Yeterli anne sütü alan bebeklerde kabızlık hiç beklenmez, yeterli hazır mama alan bebeklerde ise nadiren kabızlık görülebilir. Kabızlık tanısı için kaka yapma sayısından çok kakanın sertliği önemlidir. Genellikle çoğu süt çocuğu günde bir veya daha fazla sayıda kaka yapmasına karşın, bazı süt çocukları ancak 36-48 saatte bir normal kıvamda dışkılayabilirler. Sadece anne sütü alan bebeklerde bu süre daha uzun bile olabilmektedir (3-4 gün gibi).

Normalde her bebeğin doğumu takiben ilk 24 saat içinde siyah renkli, yapışkanımsı bir kaka yapmaları beklenir. İlk kaka yapma geciktiyse makaddan parmakla muayene gerekebilir. Bazen bebeklerin makadı çevreleyen kasları çok gergin veya spastik olabilir. Bu durumlarda parmakla deliğin genişletilmesi tedavi için yeterli olabilir (hekim tarafından yapılması gerekir). Makad çevresindeki çatlaklar da bazen kabızlığa neden olabilirler. Yine ilk günler içinde kakasını yapmayan bir bebekte Hirschsprung hastalığı olarak adlandırılan ve barsak hareketlerini uyaran sinir kümelerinin eksikliğiyle seyreden bir hastalıkta var olabilir. Bu hastalığın tanısını koyabilmek için makaddan parmakla muayeneden başlayarak, barsak röntgenleri ve barsak biyopsisi gerekebilecektir.